ORDU İL MEM ARGE

Yabancı Dil Festivali

Yabancı Dil Festivali

Türkiye’de yapılan araştırmalara göre öğretmenlerin %95’i derslerde İngilizce dilbilgisi öğretimine ağırlık vermekte olup, bu dili bir iletişim aracı olarak görmemekte, kullanmamakta ve ders ortamında da kullandırmamaktadır. (Paker, 2012) Bu durum günümüz gerekliliği olan yapılandırmacı öğrenme kuramına uymamaktadır. Yapılandırmacı öğrenme kuramı öğrencinin gerçek durumlarla karşılaşarak, problem senaryoları üzerinde çalışarak bilgiyi aktif olarak üretmesini ve kullanmasını öngörür. Ülkemizdeki uygulamalar ise dilbilgisi ağırlıklı ve öğrencilerin sıfır hata yapmalarını bekleyen davranışçı kurama dayalı, öğretmen merkezli etkinlikler ile yürütülmektedir. Bu etkinlikler incelendiğinde ise öğrencileri gerçek hayata hazırlamadıkları görülmektedir. Newmark and Reibel, 1968 yılında günümüzden 48 yıl önce yazdığı bir makalede bu tür dilbilgisini pekiştiren alıştırmaların gerekli olabileceğini ama iletişim açısından yetersiz olduğunu ifade etmiştir (aktaran: Johnson, 1981). Ayrıca Johnson (1981) ise bu şekildeki öğretimin dilbilgisini bilen ancak iletişimsel olarak yetersiz ve öğrendikleri dilbilgisi yapılarını gerçek yaşam ortamlarına aktaramayan bireyler ürettiğini ifade etmiştir.

            İletişimsel dil öğretiminde önemli olan 3 ilke vardır;

            1. İletişim ilkesi,

            2. Görev ilkesi,

            3. Anlamlılık ilkesi, (Richards & Rogers 2001:161)

            İletişim ilkesine göre, ancak gerçek iletişim bizi öğrenmeye götürür. Öğrenciler gereksiz tekrar veya ezber yerine yaratıcılıklarını kullanarak hedef dilde iletişim kurmaya çalışırlarsa biz amacımıza ulaşabiliriz. Biz de bu projeyi geliştirerek öğrenciler için hedef dilde yaratıcı örnekler sunmasını istemekteyiz. Öğrencilerin süreç içerisinde aktif olmalarının öğrenmelerini kolaylaştırmasının yanı sıra kalıcı öğrenmeler sağlaması da hedeflerimiz arasındadır.

            Krashen ve Terrell (1983)’a göre motivasyon, özgüven ve endişe gibi duygusal ve tutumsal değişkenler dil edinim sürecinde önemli rol oynar. Motivasyonu ve özgüveni yüksek öğrenciler dili öğrenmede daha başarılı olmasına rağmen, endişe düzeyi yüksek ve özgüveni düşük öğrenciler ise başarısız olmaktadır. Bu bir tahterevalli gibidir. Öğrencilerin motivasyonu ve özgüveni yükseldiğinde girdiyi daha yüksek düzeyde algılar, anlar ve işlerler, böylece hedef dilde birbirleriyle daha güvenle etkileşimde bulunurlar. Zihinlerinde girdiyi anlamalarına ve algılamalarına yardımcı olan, zihinde bilgi akışını düzenli ve akıcı bir şekilde düzenleyen bir duygusal filtre vardır. Bu filtre yüksek endişe ve gerilim durumlarında zihindeki bilgi akışının düzenli ve akıcı bir şekilde işlemesini engeller. Bu durum da bizi dil öğrenimini eğlenceli bir hale getirmeye teşvik etmektedir.

            Ortaöğretim kurumları İngilizce dersi öğretim programını incelediğimizde konuşma becerisini desteklemek amacı ile anlatma, tartışma, örnek olay, gösterip yaptırma, problem çözme ve bireysel çalışma gibi yöntem ve teknikler ile diyalog, doğaçlama, sunumlar, rol yapma ve iletişim oyunları gibi etkinliklerin öğrencilerin dil öğrenme seviyelerine katkı sağladığından bahsedilmektedir.

 

            İncelenen çeşitli çalışmaların bizi götürdüğü nokta dil eğitiminde öğrencilerin aktif katılımını sağlamak, dayatmacı klasik eğitimden uzaklaşmak, öğrencileri tekrar ve ezberden uzaklaştırmak ve süreci eğlenceli hale getirerek öğrencilerin özgüven duygusunun gelişimini desteklemektir. Bu amaca hizmet etmek adına ilimiz genelinde İngilizce kısa film ve karaoke yarışması düzenlemeyi planlamaktayız.

Proje Metni, Ekler ve Uygulama Takvimine Ulaşmak İçin Tıklayınız...

Karşıyaka Mahallesi Atatürk Bulvarı No 336/B Altınordu / ORDU - 04522231629

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.